Palyaço Eşler: Maskelerin Ardındaki Şiddet


Bazı insanlar, toplumun gözünde "örnek eş", "iyi bir birey" ya da "saygıdeğer bir aile reisi" olarak algılanmak için kendilerini gerçeklikten uzak bir tiyatronun içine atarlar. Ancak bu sahne, dışarıdan bakıldığında parıltılı ve sevimli görünse de, sahne arkası oldukça karanlık ve acı vericidir. Palyaço eşler dediğimiz bu tip kişiler, aslında kendilerini tatmin etmek için eşlerini ezmeyi, küçük düşürmeyi ve türlü şiddet yöntemlerini kullanmayı adeta bir "görev bilinci" haline getirmişlerdir.


Aile Onuru Adına Şiddet


Bu kişilerin birçoğu, kendi ailelerinin mutluluğunu ve memnuniyetini sağlama adına eşlerini sürekli baskılar. Örneğin, erkek tarafında görülen bir palyaço eş, annesini memnun etmek için eşine saygısızlık etmeyi bir meziyet sayabilir. Annesi, "Senin eşin bunu yapmış, neden müdahale etmiyorsun?" diye bir söz ettiğinde, palyaço eş kendini kanıtlama adına eşine bağırır, onun özgüvenini zedeleyecek sözler söyler ve tüm bu davranışlarını haklı göstermek için "ailemi kırmak istemedim" bahanesine sığınır.


Bir diğer örnek ise, kadın tarafında görülebilir. Örneğin, kadın eş, kendi ailesiyle yakın bağlarını korumak için kocasını sürekli eleştirir, onu küçümser ve hatta topluluk önünde alaya alır. Ailesine karşı bu tavrını "güçlü kadın olma" imajı ile süsler. Oysa yaptığı, kendi partnerinin insanlık onurunu ayaklar altına almaktan başka bir şey değildir.


Toplumda Saygınlık Maskesi


Palyaço eşlerin en belirgin özelliklerinden biri de, toplum içinde "ideal eş" maskesi takmalarıdır. Örneğin, bir kişi, eşine evde her türlü psikolojik şiddeti uygular: bağırır, küçümser, hatta fiziksel şiddet uygular. Ancak dışarı çıktığında, eşinin elini tutar, ona iltifatlar eder, çevresindekilere "Biz çok mutluyuz" mesajını vererek takdir toplamaya çalışır. Bu davranış, onun toplumda daha çok sevilip sayılması için bir araçtır. Eşi bu maskenin ardındaki gerçeği haykırmak istese dahi, genellikle susmaya zorlanır çünkü toplum tarafından "ayıplanma" korkusu ağır basar.


Manipülasyon Ustaları


Palyaço eşler, şiddeti sadece fiziksel olarak değil, psikolojik olarak da kullanır. Örneğin, bir eş, partnerine sürekli "Sen benim yüzümü kara çıkarıyorsun" diyerek suçluluk duygusu aşılar. Bu şekilde partnerinin özgüvenini sarsar ve onu kendi ihtiyaçlarına hizmet eden bir "kukla" haline getirir. Oysa bu süreçte esas yüzü kararan, şiddeti meşrulaştıran ve karşısındaki insanı yok sayan palyaço eşin kendisidir.


Neden Soytarılar?


Palyaço eşleri bir nevi soytarı olarak tanımlamak aslında çok yerinde bir tabirdir. Çünkü tıpkı eski çağların saray soytarıları gibi, bu kişiler de insanları eğlendirmek, onlara şirin gözükmek için türlü oyunlar oynar. Ancak bu oyunlar eşlerini değil, çevrelerini memnun etmeye yöneliktir. Soytarılar, sarayda nasıl sadece kralın ve çevresinin eğlencesi için var olmuşsa, palyaço eşler de kendi çevrelerinin onayını alabilmek adına eşlerinin hayatını cehenneme çevirmekten çekinmezler.


Palyaço eşlerin en büyük trajedisi, kendilerini sevgiyle ve saygıyla var edememeleridir. Gerçek anlamda sevgi ve saygıyı yalnızca eşlerini destekleyerek, onlara değer vererek kazanabileceklerini anlayamazlar. Bunun yerine, şiddeti, baskıyı ve manipülasyonu tercih ederler. Toplumun onları sevmesi ya da takdir etmesi için, eşlerinin gözyaşlarını ve acılarını bir basamak olarak kullanırlar. Ancak gerçek şu ki, bu basamaklar onları bir yere yükseltmez; sadece gerçek yüzlerinin daha da görünür olmasını sağlar.


Eşler arasında sevgi ve saygı, bir tiyatro sahnesinden değil, içten gelen bir bağlılıktan beslenmelidir. Palyaço eşlerin maskelerini düşürmek, sadece bireysel değil, toplumsal bir sorumluluktur. Çünkü şiddetin olduğu hiçbir yerde mutluluk yeşermez.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar