Ah, şu erkekler!
Hayatımızdaki en büyük bilmecelerden biri olan, bazen kahraman bazen de manipülasyon ustası rollerine bürünmeyi başarıyla beceren erkekler. Şimdi, bu ustalıkları üzerine biraz konuşalım, ne dersiniz? Özellikle konu "sorunları ustalıkla başkalarına yükleme sanatına" geldiğinde, sahnede ışıldamayı pek severler.
Bir hata mı yaptılar? Bir açıklama mı bekliyorsunuz? İşte tam o noktada, zihinsel jimnastik başlar. Olayı öyle bir çevreler, öyle bir sunarlar ki, bir bakmışsınız, siz haklı bir şekilde sorgularken, birden kendinizi suçlu hissetmeye başlamışsınız. "Ama sen de şöyle yaptın!", "O an sen böyle düşünüyordun zaten." gibi cümleler birer sihirli değnek gibi kullanılır. Yetmez, sizi duygusal bir fırtınanın ortasına bırakıp, sonra da sakince kenara çekilirler. Ve bir bakmışsınız, aslında onların hatasını tartışırken, birden sizin neden böyle "abartılı" tepki verdiğinizi tartışır hale gelmişsiniz. İşte ustalık!
Menstrüasyon ve Menopoz: Bahanelerin Kraliçesi
Şimdi, bir kadın olarak menstrüasyon ya da menopoz dönemlerinden geçtiğimizde, bizden "kendimizi biraz garip hissetmemiz" beklenir. Ancak bazı erkekler bu dönemi, bizim duygusal tepkilerimizin ana suçlusu ilan etmekte epey başarılıdır. Bir problem mi var? "Ay, regl misin yoksa?" Ya da yıllar ilerlediyse: "Menopoz mu vuruyor acaba?" Bu iki kelime, birçok erkek için adeta joker kartıdır. İlişkinizde ne yanlış giderse gitsin, sanki tüm sebep bizim biyolojik durumumuzmuş gibi bir algı yaratılır. Böylece kendi davranışlarının sorumluluğundan ustalıkla sıyrılırlar.
Hata Yaptıklarında Nasıl Suçlu Biz Oluyoruz?
Mesela, biz onları bir yalanla yüzleştiririz. Olaylar gelişir ve birden kendimizi "Ama sen de şöyle yapmıştın." gibi cümlelerle savunmada buluruz. Onların mantığına göre, geçmişteki bir yanlışımız, bugünkü her türlü hatalarını meşrulaştırır. Hatta olayın sonunda, belki biz özür bile dileriz. Neden? Çünkü bizi hem duygusal hem de zihinsel olarak o noktaya getirirler.
Peki Neden?
Bazı erkekler, kendilerini mükemmel göstermek ve her zaman haklı olmak zorunda hissederler. Bu bir ego meselesi. Yanılgıyı kabul etmek, onları zayıf hissettirir. Bir diğer sebep ise, tartışmalarda genellikle kadınların daha duygusal ve empatik yaklaştığını fark etmeleridir. Bu empatiyi, kendi avantajlarına çevirmek için manipülasyon kullanırlar.
Ne Yapmalı?
Bu gibi durumlarla başa çıkmanın en etkili yolu, sağlam bir içsel denge ve kararlı bir duruş sergilemektir. Öncelikle, duygusal manipülasyonu fark etmeyi öğrenmek çok önemlidir.
Manipülasyon bir alışkanlıktır, ve alışkanlıklar ancak onların işine yaramadığını fark ettiklerinde değişir. Eğer her bahanelerinde, suçlamalarında kararlı duruş sergilersek, bu oyunun kurallarını yeniden yazabiliriz. Erkeklerin bu tür manipülatif davranışlarını mizahla, zekâyla ve bazen de sağlam bir sınır çizerek karşılamak, en iyi strateji olabilir.
Ne dersin, oyunu değiştirmeye hazır mıyız?
Tabii ki, burada tüm erkekleri aynı kefeye koymak haksızlık olur. Elbette, bu tarz davranışlardan uzak duran, iletişimde dürüstlüğü ve empatiyi merkeze koyan erkekler de var. Onlar, sorunları konuşarak çözmeyi tercih eder ve asla suçu başkalarına yüklemeye çalışmazlar. İstisnaların olduğunu unutmadan, genellemenin dışındaki bu güzel örneklere de hakkını teslim edelim.
Yorumlar
Yorum Gönder