Sevgi ve şefkatten yoksun ilişkilerden uzak durun. Çünkü cimrilik sadece para ve maddiyatla sınırlı değil, duygularımızda da olur. Bunu unutmayın. Duygularını gösteremeyen, içini dökemeyen insanlardan kaçınmak gerek. Bu tür bir ilişki zamanla sizi ruhsal olarak tüketir.

Bir insan ne kadar “iyi” olursa olsun, duygularını paylaşmakta zorlanıyorsa, o ilişki aslında eksik kalır. Hayatta en değerli şey, hissettiklerimizi birine anlatabilmek, o kişiye kalbimizi açabilmektir. Ama bu, karşı tarafın da kalbini size açmasıyla anlamlı olur. Duygularını gizleyen, sevgisini göstermekten kaçınan insan, size hiçbir zaman gerçek anlamda bir şey veremez. Siz her zaman bir boşluk hissedersiniz. Duygularını paylaşmayan insanın iç dünyasında bir engel vardır ve o engel, ilişkiyi hep sınırlı tutar.

İnsanın duygularını saklaması, bir çeşit korkudur aslında. Korkar; gösterirse kırılmaktan, incinmekten, zayıf görünmekten… Ama ne kadar saklanırsa, o kadar yalnızlaşır. O yüzden, duygularını rahatça ifade edebilen insanlarla birlikte olun. Çünkü bir ilişkide en önemli şey, paylaşımdır; sevgi, güven ve şefkatle büyütülen bağlardır. Eğer biri size bunları sunamıyorsa, o ilişki uzun vadede sadece bir yük olur.

Kendinizi, duygularını saklayan birinin yanında bulduğunuzda, bir süre sonra duygusal açlık hissedersiniz. O kişiyle iletişiminiz, soğuk bir mesafeye dönüşür ve her şey sıradanlaşır. Oysa ki duygularını özgürce ifade edebilen biriyle, her konuşma, her bakış, her dokunuş bir anlam taşır. Yavaşça kalbiniz de büyür, içinizdeki sevgi de artar.

Kalbinizi saklamayın: Duygusal cimrilik 

O yüzden, cimrilik sadece cüzdanla yapılmaz, kalp de cimri olabilir. Ve duygusal cimrilik, insanı gerçek anlamda yalnızlaştırır. Sevgiyi saklamadan, içtenlikle gösteren insanları bulun. Çünkü hayat zaten zor, duygusal anlamda bir eksiklik daha eklemeye gerek yok.