Hayatta insan ilişkileri, çoğu zaman karmaşık ve yorucudur. Bazen birine kırıldığınızda, onun neyi yanlış yaptığını fark etmesini ve davranışlarını düzeltmesini beklersiniz. Fakat zamanla şu gerçek yüzünüze çarpar: İnsanlar, düşündüğünüz kadar hızlı değişmez. Hatta bazıları hiç değişmez. Beklentileriniz ne kadar haklı olursa olsun, karşı tarafın sizinle aynı frekansta olmasını beklemek yalnızca hayal kırıklığına yol açar.
Bu farkındalık, olgunlaşmanın en zorlayıcı aşamalarından biridir. İlk başta, çevrenizdeki herkesin sizin kadar bilinçli, dikkatli veya empatik olmasını beklersiniz. Yanlış bir davranış gördüğünüzde bunun yalnızca bir "hata" olduğunu, karşı tarafın bunu fark edip düzeltebileceğini umut edersiniz. Ancak zaman geçtikçe, insanların sadece kendi hızlarında ve kendi istedikleri zaman değiştiğini anlamaya başlarsınız. Bu, bazen acı verici bir uyanıştır. Çünkü fark edersiniz ki ne kadar çabalarsanız çabalayın, bir başkasını değiştirme gücünüz yoktur.
Değişim, içsel bir süreçtir. Kendi hatalarını görme cesaretine sahip olmayan birine, ne kadar doğruyu anlatsanız da faydası olmaz. İnsan, ancak içsel bir motivasyon hissettiğinde dönüşüm yolculuğuna çıkar. Çoğu kişi ise bu yolculuğa çıkmaktan kaçınır. Konfor alanında kalmak, zorlukla yüzleşmekten daha kolaydır. Bu nedenle, değişim beklentisi genellikle sonuçsuz kalır ve siz de bu çabanın yorgunluğunu omuzlarınızda taşırsınız.
Belki de hayatın en önemli derslerinden biri, çevremizdeki insanlardan ne bekleyeceğimizi öğrenmektir. Herkesten empati, sağduyu veya anlayış beklemek, kendinize yaptığınız bir haksızlık olabilir. Çünkü bu, sürekli hayal kırıklığıyla yaşamanıza neden olur. Beklentilerinizi minimize ettiğinizde, huzuru bulmaya bir adım daha yaklaşabilirsiniz. İnsanların kim olduklarını kabul etmek, onlarla sağlıklı bir ilişki kurmanın ilk şartıdır. Bu kabulleniş, bir teslimiyet değil; bilgeliktir.
Bazı ilişkilerde ise sorulması gereken kritik bir soru vardır: “Bu kişi ve ilişki için çaba göstermeye değer mi?” Evet, sevgi dolu, anlamlı ilişkiler fedakârlık ve emek ister. Ancak her ilişki bu çabayı hak etmez. Kendi hatalarını tekrar tekrar görmezden gelen, size ve sınırlarınıza saygı duymayan birine enerji harcamak, kendinize zarar vermekten başka bir şey değildir. Böyle durumlarda geri çekilmek, hem sizin hem de karşı taraf için en sağlıklı çözüm olabilir mi?
Zamanla öğrenirsiniz ki insanları değiştirmek mümkün değildir. Ancak onların sizi nasıl etkilediğini değiştirmek sizin elinizdedir. Hayat, bir başkasının potansiyelini beklemekle geçmeyecek kadar kısa ve değerlidir. Sizi anlayan, size değer veren insanların yanında olmayı seçmek; kendinizi değersiz hissettirenleri ise hayatınızdan uzaklaştırmak, en sağlıklı yoldur. Çünkü nihayetinde herkes kendi hayat yolculuğunun sorumluluğunu taşır ve bu yolculukta yapabileceğiniz en iyi şey, kendinizi huzurlu ve güçlü tutmaktır.
Yorumlar
Yorum Gönder